24 Aralık Cumartesi
Bu gün Noel. Gece iyi uyudum. Gördüğüm rüyaları da hatırlamıyorum, sadece birinde kar vardı ama nerede, neden bilmiyorum. Kalkmadan önceki ereksiyon kısa bir tebessüme yol açtıysa da işemeye gidince geçti.
Hani çekilmiş dişin geride bıraktığı boşluğu dilimizle kurcalarız ya, ben de öyle ufak ufak beni deli eden düşüncelerle oynamaya başladım. Panik durumu ortaya çıkmadı ama şansımı zorlamak istemedim ve ilaçlarımı aldım. Noel nedeniyle bir hafta izin aldım şirketten ama sanırım tatilim planladığım gibi geçmeyecek. Umarım ilacın etkilerine çabuk alışırım yoksa işe döndüğümde epey sıkıntılar yaşayacağım. Son iki gün şirkette sadece uyumamaya çalıştım ve otomatik pilotta biraz program yazdım.
Bir saat oldu ve hala uyku bastırmadı. Belki de alışıyorum ilaca. Ses dalgalarını görünür hale getirmek için bir deney hazırlıyorum. Şimdilik paketlerde kullanılan plastik köpük bloklarını en küçük parçalarına ayırıyorum ve bu sırada bir kadının kocasını öldürmesi için neler yaşamış olması gerekir acaba diye düşünüyorum. Daha doğrusu düşünmeye çalışıyorum ama yapamıyorum. İlacı kullandıktan sonra bazen dost ateşi altında kalmışım gibi hissediyorum. Bu sefer dostum biraz daha ağır silahlarla saldırıyor. Baş dönmesi, titremeler ve parmaklarımda uyuşmalar var. Terlemeye de başladım. Sakinleşmek için biraz gitar çaldım ama sakinleştim mi? Hayır.
Çocuklarla çıktık ve kaynanamın evine gittik. Yol boyunca sersemlemiş bir şekilde yürüyordum. Çocuklara durumu fark ettirmemek çok zor geliyor artık. Ümit ve Serkan sürekli bir şeyler anlattılar, sanırım Serkan roket ve dünyanın yok olması projelerinden bahsediyordu. Ümit normalde o kadar hızlı konuşuyor ki, onu anlamayı beklemiyordum. Beynim ise sadece bir şey düşünebiliyordu: Şimdi öbür ayağını ileri koy, şimdi diğerini. Böyle devam et.
Evde kanepeye uzandım ve sonunda gözlerimin uzun zamandır istediği şeyi yaptım. Bir saat sonra filan uyandım, Katja Noel alışverişinden gelmişti. Biraz sonra da Astrid Noel hediyeleri ile geldi ve akşam burada olmayacağından hediyelerimizi hemen açtık. Şu an çocuklarla ormanda gezmeye gitmek ile dönüp tekrar yatmak arasında kararsızım.
Ormandan döndükten sonra sıra Noel ağacı altında hediyeleri açmaya geldi. Çocuklar hediyelere bayıldı. İnsanların bu kadar mutlu olduğu bir anda bile hiç bir şey düşünemeden ve hissedemeden sadece var olmak ilginç bir tecrübeydi. Hareketleri olduktan sonra görebiliyordum, söylenenleri algılayamıyordum, daha doğrusu tepki verdikten sonra algılayabiliyordum.
Bu akşam için son görevim beraber akşam yemeği. Bunu da atlatırsam eve gidip kendi boşluğumda hayatıma devam edebileceğim. Daha önce paniğe kapıldığımda kalbim sıkışıyor gibi olurdu, şimdi sadece kısaca başım ağrıyor.
Şimdi evdeyim. Katja'nın netbook'unu söktüm ve sabit diskindeki verileri kurtardım ama netbook'u kurtaramadım. Şu anda uykum yok artık, bakalım uyumayı nasıl becereceğim bu gece.
Çocuklarla çıktık ve kaynanamın evine gittik. Yol boyunca sersemlemiş bir şekilde yürüyordum. Çocuklara durumu fark ettirmemek çok zor geliyor artık. Ümit ve Serkan sürekli bir şeyler anlattılar, sanırım Serkan roket ve dünyanın yok olması projelerinden bahsediyordu. Ümit normalde o kadar hızlı konuşuyor ki, onu anlamayı beklemiyordum. Beynim ise sadece bir şey düşünebiliyordu: Şimdi öbür ayağını ileri koy, şimdi diğerini. Böyle devam et.
Evde kanepeye uzandım ve sonunda gözlerimin uzun zamandır istediği şeyi yaptım. Bir saat sonra filan uyandım, Katja Noel alışverişinden gelmişti. Biraz sonra da Astrid Noel hediyeleri ile geldi ve akşam burada olmayacağından hediyelerimizi hemen açtık. Şu an çocuklarla ormanda gezmeye gitmek ile dönüp tekrar yatmak arasında kararsızım.
Ormandan döndükten sonra sıra Noel ağacı altında hediyeleri açmaya geldi. Çocuklar hediyelere bayıldı. İnsanların bu kadar mutlu olduğu bir anda bile hiç bir şey düşünemeden ve hissedemeden sadece var olmak ilginç bir tecrübeydi. Hareketleri olduktan sonra görebiliyordum, söylenenleri algılayamıyordum, daha doğrusu tepki verdikten sonra algılayabiliyordum.
Bu akşam için son görevim beraber akşam yemeği. Bunu da atlatırsam eve gidip kendi boşluğumda hayatıma devam edebileceğim. Daha önce paniğe kapıldığımda kalbim sıkışıyor gibi olurdu, şimdi sadece kısaca başım ağrıyor.
Şimdi evdeyim. Katja'nın netbook'unu söktüm ve sabit diskindeki verileri kurtardım ama netbook'u kurtaramadım. Şu anda uykum yok artık, bakalım uyumayı nasıl becereceğim bu gece.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder