13 Ocak 2014 Pazartesi

Dumur yaşta değil baştadır

Geçtiğimiz Ekim'de çocukların sonbahar tatilini fırsat bilip Türkiye'ye akraba ziyaretine gitmiştik. Akraba ziyaretine gidilir de arkadaşlarla buluşulmaz mı? Tabii hem kısıtlı zaman hem de akraba ve arkadaş çokluğu nedeniyle hemen organizasyon planlarına başladım. Gölcük'teki akrabalarla ilkokuldaki arkadaşlarla görüşmeyi aynı güne koydum. 

Arabayla teyzemlerin evine çıkarken yirmi küsür yıl yaşadığım şehrin kırkbeş saniye içinde nasıl bu kadar değişebildiğini düşünüyordum. Şehrin hemen hemen her yıl gitsem de benim hiç bilmediğim ve öğrenmek isteği duymadığım yerlerinde yol alıyorduk. Tam bu sırada fotoğrafların konusu olan meşhur, üç dört yaşında sümüklü bir çocuğun attığı taşın arabaya isabet etmesiyle babam aracı durdurdu ve camı açıp çocuğa fırça atmaya başladı:

Babam: Ne yapıyorsun oğlum?
Çocuk: Ben. Eeee. Yapmadım.
Babam: Arabalara taş atılır mı? Git kenarda oyna bakayım.
Çocuk: Sana ne lan? Kes sesini!

Bu karşılık üzerine dumurlara doğru yelken açmaktaydık ki babam da son kozunu oynadı.

Babam: Aferin lan sana.
Çocuk: ???

Şimdi çocuk şaşkınlıktan ne diyeceğini bilemez vaziyetteydi. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder