Çocukların doğum günü sabah hediye paketlerinin açılmasıyla başladı. Çocukların isteği üzerine işi bugün astığım için (izinli olarak) hala yataktaydım ve yataktan kalkmaya niyetim de yoktu ama çocuklara hediyelerini okuldan sonra açın demek işe yaramayacağından mecburen kalktım. Çocukların sevinç çığlıklarından anladığım kadarıyla Katja onlar için oldukça güzel hediyeler seçmişti. Beş dakika içinde salon gormitiler, ninjagolar ve beyblade'lerle dolmuştu.
Daha sonra hazırlanıp çocukları okula götürdük. Sınıf arkadaşları hemen kutlamalara başladılar.
Soldan sağa: Levin, Ümit ve Serkan
Bu gün yemekte yılan var
Daha sonra Katja öğleden sonraki hazine arama için şekerleme almaya gitti ve ben de evde şekerleme yaptım. Ayrıca bize gelen paketleri zili çalıp bize vermek yerine balkona koyan kişinin de kargo şirketi çalışanı değil de postacı olduğunu şans eseri öğrendim.
Öğleden sonra davetli çocuklar birer birer gelmeye başladılar. Önce doğum günü pastamızın ve diğer tatlıların tadına baktık.
Levin, Serkan, Dominik
Florian ve Levin
Sonra oyuncaklarımızı test ettik.
Florian ve Paul
Dominik ve Serkan
Paul ve Dominik
Ardından sıra hazine aramaya geldi. Önce profesyonelce parçalanmış ve yakılmış ipucu parçalarını birleştirdiler.
Oldukça başarılı bir grup çalışması
İlk ipucu bizi bodruma götürdü.
Dominik en arkada kalmış
Bir sonraki ipucuyla ormana yollandık.
Ormanda saklanmış bir sonraki defineye doğru koşuyoruz
Burada da görüldüğü gibi en arkada hep ben kalmışım, hiç bir şekilde yetişemedim çocuklara.
Son ipucuna giderken yolda Meyerlere uğrayıp ekstra enerji aldık.
jelibonlarımızı alıyoruz
Ve sonunda son ipucunu da bulduk.
Define arabanın bagajında mıymış?
Geri döndükten sonra herkes yorgunluktan öldüğünü iddia ediyordu ama sanırım benden başka herkes yalan söylüyordu. İnanmayanlar aşağıdaki resimlere bakabilirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder